TÜSİAD'ın yeni başkanı Simone Kaslowski oldu

TÜSİAD 49. Genel Kurulunda yapılan oylamanın ardından TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Simone Kaslowski’nin yeni Yönetim Kurulu Başkanı seçildiği açıklandı

 

Simone Kaslowski kimdir?

 

Simone Kaslowski, ilk ve orta öğrenimini İstanbul'da tamamladı. 1984 yılında ABD'nin Clark Worcester Üniversitesi’nden mezun olan Kaslowski, 1985’te aile şirketi olan Organik Kimya İstanbul’da satış bölümünde göreve iş hayatına atıldı. Kaslowski, Organik Kimya üretim ürünlerinin ihracat pazarını geliştirme yönünde çalışmalara imza atarken, 1993’te şirketin satış bölümü yöneticiliğine kadar yükseldi. Kaslowski, burada yatırım projelerinde aktif rol oynadı. Kaslowski, 1995’te Organik Kimya Üst Yöneticisi (CEO) ve Yönetim Kurulu Üyeliğine seçilerek, TÜSİAD bünyesindeki çalışmalara Kimya Görev Gücü Başkanlığı görevini yürüterek start aldı. 2017 yılından beri TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Kaslowski, bu dönem Yönetim Kurulu Başkanı olarak seçildi.

 

 

Tarımsal üretimi artırmak zorundayız

 

Genel Kurulda konuşan TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan, ithalata bağımlı hâle gelmemek adına tarımsal üretimi artırmanın şart olduğunu vurgulayarak, tarımı ihmal eden ülkelerin geleceklerini tehlikeye atacağını söyledi. Türkiye'nin girdiği seçim dönemini hatırlatan Özilhan, heyecan dozu oldukça düşük bir seçim süreci yaşandığını dile getirerek, Türkiye'nin bu dönemlerde sakinliğe ihtiyaç duyduğunu bildirdi. Özilhan, seçmen iradesinin bir kez daha tecelli edeceği ve bazı belediyelerin uzun zamandan sonra seçilmiş yöneticilerine kavuşacağı seçimlerin birinci maddesinin yerel kalkınma olması gerektiğini anımsatarak, nüfus ve millî gelir olarak dünyanın en büyük 20 ülkesi arasındaki Türkiye’nin ekonomik coğrafya itibarıyla sergilediği farklılıkların, yerel yönetim konusunu en ciddi yönetişim başlıklarından birisi hâline getirdiğini belirtti.

 

Belediye seçimleri aslında yerel yönetim konusudur

 

Farklı partilerden adayların, belediyeleri için oluşturdukları projeleri açıklamaya hazırlandığına işaret eden Özilhan, belediye seçimlerinin aslında yerel yönetim konusu olduğunun altını çizerek, demokrasinin yerelde kök salması anlamını taşıdığını ifade etti. Özilhan, yerel yöneticilerden yerel kalkınma vizyonlarını seçmenle paylaşmalarını beklediklerini dile getirerek, yerelde refah artışını nasıl sağlayacaklarını, vatandaşın yaşam koşullarını bir seferlik desteklerle değil de kalıcı olarak nasıl yükselteceklerini ortaya koymaları gerektiğini anlattı.

 

Özilhan, yerel kalkınmanın çok ciddi bir mesele olduğunu kaydederek, bölgesel kalkınma farklılıklarını gidermek adına yerel aktörlerin dâhil olacağı katılımcı bir yönetişim sistemine duyulan ihtiyacın günden güne daha da ortaya çıktığını savundu.